Mersad Berber Sergisi
İstanbul etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
İstanbul etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
30 Nisan 2017 Pazar
12 Şubat 2016 Cuma
Kız Kulesi'ni İzlemek
Rüzgarlı, gökte gri bulutların gezindiği bir gün Salacak'a doğru yola çıktık. İstanbul'da her mevsim, gezmeyi ve sokaklarını adımlamayı seviyorum.
Şehri yıllardır bu kadar yıpratmamıza karşın, bazı köşeleri bize mutlu anlar sunmaya devam ediyor.
Kız Kulesi'ne karşı, merdivenlerde oturduk, kahve ve çayla ısınmaya çalıştık, aldığımız simitleri martılarla paylaştık...
Böyle anlarda, hem ruhumun dinlendiğini hem de bir hüzün hissediyorum...
28 Şubat 2014 Cuma
Süleymaniye Camii
Mimar Sinan'ın kalfalık eseri olan camiye 1550'de başlanmış. Temel inşaatı üç yıl sürmüş ki bu temeller Haliç'e kadar indirilmiş. Mimar Sinan bir yıl temeli beklettikten sonra tekrar inşaata devam etmiş, cami 1557'de tamamlanmış. 63 metre genişliğinde, bir ana kubbe iki yarım kubbeden oluşuyor bu bakımdan da eşsiz.
Kubbe yüksekliği 53 metre, kubbenin çapı 27,5 metre ve 4 minaresi bulunuyor. Bunlardan ikisi 2 şerefeli ve 76 metre uzunluğunda. Cami 1985'te Dünya mirası listesine girdi.
Yüzü aşkın deprem geçiren eserde hiç bir hasar yok. Cami avlusunda dikdörtgen bir şadırvan, kıble tarafında Kanuni Sultan Süleyman'ın, Hürrem Sultan'ın hazireleri bulunuyor.
Mimar Sinan akustiğin mükemmel olması için, kubbeyi tutan fil ayakları ve kubbe üzerine ağızları aşağı bakacak şekilde 64 küp yerleştirmiş. Caminin muhteşem vitraylarla süslü 138 penceresi bulunuyor.
Camideki 4 devasa kırmızı granit sütunu görmek bile eserin heybetini ve yapılma zorluğunu anlamanıza yetiyor.
Mimar Sinan cami içinde yanan yüzlerce kandilden çıkan isin camiyi kirletmemesi için pencereleri özel bir şekilde yerleştirmiş. Oluşan hava akımıyla isler ana giriş kapısı üzerindeki ufak odada toplanmış. İsler odanın duvarını kaplar, bunlar bir süre sonra kazınır özel bir işlemden geçirildikten sonra mürekkep yapılırmış.
Örümcek olmaması için kandillerin arasına devekuşu yumurtası asılmış. Rakamlar eserin heybetini anlamanıza yardımcı olmuştur. Ama bu kadar büyük bir eserin kaba olması şurda dursun, öyle bir estetiği var ki Mimar Sinan'a bir kez daha hayran oluyorsunuz. Kanuni Sultan Süleyman mimarın türbesini de avluya yapmasını istemiş. Ressamlar yaptıkları eserin alt köşesine imzalarını atar bilirsiniz. Sinan türbesinin cami dışında ve sade olmasını istemiş. Süleymaniye'ye yukarıdan bakarsanız, dikdörtgen bir yapı olarak görülür. Mimar Sinan'ın türbesi de eserin alt köşesinde yer alır. Sinan adeta eserinin altına imzasını böyle atmış. Yüzden fazla çektiğim fotoğraftan buraya bir kaçını ekleyebildim. Ulaşmak biraz zahmetliydi sonuçta cami İstanbul'un dördüncü tepesinde yer alıyordu. Ama meraklıysanız yorgunluğunuza değiyor. Ziyaret için serin bir günü seçer ve rahat bir spor ayakkabı giyerseniz sorun olmayacaktır. Avludan çıkınca Daruzziyafe'de Süleymaniye çorbası içebilir, bir kahveyle yorgunluğunuzu atabilirsiniz.
(Süleymaniye Camii'ne Kasım 2012 de gitmiştim, anlamadığım bir nedenden kayıt silinmiş, bu nedenle tekrar güncelledim)
Küçükçekmece
Güneşli bir kış gününden Küçükçekmece fotoğrafları, balıkçı tekneleri sabahı bekliyor.
Kuşlar yiyecek peşinde orada oraya uçuşuyor, yaban kazları gökyüzünde en artistik pozlarını veriyor.
Terkedilmiş bir tekne... Sahilde kendilerini denizden gelen esintiye bırakmış ağaçlar.
Sıcak birşeyler içip ısınmak için mola, sakızlı Türk kahvesi, cafenin dışında bizi izleyen meraklı kedi...
5 Kasım 2013 Salı
Atatürk Arboretumu (sonbahar)
Mayıs ayında ilk kez gittiğimiz Atatürk Arboretumu bizi öyle etkiledi ki, sonbaharda tekrar gitmek için gün sayıyorduk.
Tahmin ettiğim gibi Arboretum sonbahar renklerine bürünmüştü, Kasım ayının bu güneşli gününde bize huzuru sunuyordu.
Arboretumdaki yiyecek içecek satışı yasağı sürüyor, iyi ki de sürüyor, buna rağmen bir iki yerde (çöp kutuları olmasına karşın) yere atılmış mendil gördük.
Yanınıza sandviç ve su almanız, spor rahat bir ayakkabı giymeniz yeterli, daha sonra kendinizi doğanın kucağına bırakın.
Giriş 4 TL, Sarıyer'e yakınsanız zaman kaybetmeden bu güzel yerin keyfini çıkarın derim, yolu göze alıp giderseniz yorgunluğunuza değecektir.
Daha önceki Atatürk Arboretumu yazım:
http://keyfitemmuz.blogspot.com/2013/05/ataturk-arboretumu-saryer.html
Fotoğraflar kullanıma açık değildir...
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)