Cordoba'ya doğru yola çıkacağımız sabah, yine yağmurlu bir güne uyandık. Bütün İspanya gezisi boyunca hava bir yağdı, bir açtı. Cordoba'daki bu ünlü yapıya İspanyollar Cordoba Mesquita diyor. Caminin yapımına 785'te başlanmış, 987 yılında bitirilmiş. Endülüs bölgesinin en etkileyici yapılarından biri. 23 bin metrekarelik bir alanı kaplıyor, 30 bin kişi alabilecek kapasitede. Bahçesi, bütün Endülüs'te gördüğümüz gibi, güzelim portakal ağaçlarıyla kaplıydı. Ağaçların bir kısmı meyve doluydu, bir kısmı da mis gibi kokan portakal çiçekleriyle.
Cordoba Mezquita'da 1293 mermer sütunun ihtişamından etkilenmemek mümkün değil. Emevi devletinin ülkeden gitmesiyle bir bölümü kiliseye çevrilmiş ve hıristiyanların ibadetine açılmış. İlk zamanlardaki tahribattan zarar gören cami, şimdi koruma altında ama müslümanların ibadetine açık değil. Fotoğraf çekmek için diz çöktüğümde görevli yanımda bitiverdi, elimdeki fotoğraf makinesini görünce durumu anladı.
Mihrab ve kubbelerdeki işçiliğin güzelliğini fotoğraflarla size anlatmam mümkün görünmüyor.
Cordoba Mesquita çıkışı, Yahudi bölgesinin dar ve çiçekli sokaklarında geziye devam ettik.
Çiçeklerle bezeli balkonlara, fıskiyeleri avlulara bayıldım. Cordoba'ya özgü giysiler, hediyelik eşyalar, dükkanların önünde alıcılarını bekliyordu.
devam edecek...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder